Kadına Yönelik Şiddetin Önlenmesine Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi 2011 yılında İstanbul’da imzaya açılmış bu nedenle İstanbul Sözleşmesi adını almıştır. Türkiye bu sözleşmeyi ilk imzalayan ülke olmuştur

İstanbul  Sözleşmesi

• Kadına karşı şiddeti bir insan hakları ihlali ve ayrımcılık olarak kabul eder
   
• Bir kadına kadın olduğu için yöneltilen şiddeti toplumsal cinsiyete dayalı şiddet olarak kabul eder
   
• Kadınlara fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik zarar ve acı verilmesi sonucunu doğuracak toplumsal cinsiyete dayalı tüm şiddet eylemlerini kapsar
   
• Şiddet eylemini gerçekleştiren, şiddete uğrayan ile aynı ikametgahı paylaşmakta olsun veya olmasın bireyler arasında meydana gelen fiziksel, cinsel, psikolojik veya ekonomik şiddeti “ Aile içi şiddet eylemleri” olarak kabul eder
   
• Aile içi şiddete maruz kalan tüm bireylerin korunmasını gözetir.
   
• Kadına karşı şiddeti ve aile içi şiddeti ortadan kaldırma amacıyla uluslararası işbirliğini yaygınlaştırmayı hedefler.

Sözleşmeye taraf devletler

• Toplumsal cinsiyete dayalı politika yapmayı,
   
• Şiddetin tüm türleriyle mücadele için ülke çapında etkin, eşgüdümlü politikalar oluşturmayı,
   
• Şiddetin önlenmesi için finansal kaynak ayırmayı,
   
• Kadınların güçlendirilmesine yönelik program ve faaliyetlerin yaygınlaştırılmasını,
   
• Tüm eğitim seviyelerinde resmi müfredata, kadın erkek eşitliği, toplumsal klişelerden arındırılmış toplumsal cinsiyet rolleri, karşılıklı saygı, kişisel ilişkilerde çatışmaların şiddete başvurmadan çözüme kavuşturulması, kadınlara karşı toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve kişilik bütünlüğüne saygı gibi konuların dahil edilmesi için gerekli tedbirleri almayı,
   
• Her türlü şiddetle ilgili istatiksel veri toplamayı, her türlü şiddetin kökeninde bulunan sebepleri araştırmayı,
   
• Şiddete uğrayanlar için ücretsiz adli yardım hakkı sağlamayı,
   
• Şiddete uğrayan kadın ve çocuklara kolay erişilebilir barınaklar sağlamayı,
   
• Cinsel şiddete uğrayan kişilere travma desteği, danışmanlık desteği sağlamayı,
   
• Her türlü şiddet olayıyla ilgili ülke çapında 7/24 saat hizmet veren, ücretsiz telefon hatlarının oluşturulmasını,
   
• Şiddete tanıklık etmiş çocukların korunmasını ve yaşlarına uygun psikososyal danışmanlık hizmeti verilmesini,
   
• Şiddet başvurularını alan, değerlendiren kurumlarda çalışan ilgili profesyonel kadroların eğitilmesini,
   
• Şiddet eylemlerinin önlenmesi için toplumda farkındalık oluşturacak, zihniyet değiştirecek çalışmalar yürütmeyi,
   
• Özel sektörü, bilgi ve iletişim teknolojisi sektörünü ve medyayı kadına yönelik şiddeti önlemeye,  kadın onuruna saygıyı artırmaya yönelik politikaların oluşmasına katılmaya teşvik etmeyi,
   
• Kültür, töre, din, gelenek ve sözde ‘namus’ gibi kavramların herhangi bir şiddet eylemine gerekçe olamayacağını,
   
• Bir yetişkini yada bir çocuğu evliliğe zorlamanın cezalandırılması için yasal tedbirler almayı,
   
• Kürtaja ve kısırlaştırmaya zorlamanın cezalandırılması için yasal tedbirler almayı,
   
• Sözleşmenin kapsadığı suçlardan herhangi birinin işlenmesi durumunda, suça maruz bırakılan kişinin  failden tazminat talep etme hakkını sağlamak için gerekli yasal düzenlemeleri yapmayı kabul etmiş sayılırlar.

Sözleşmenin tam metnine BURADAN ulaşabilirsiniz.