ALTIN KARINCA ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU | SARIYER BELEDİYESİ
Sarıyer Belediyesi
contetns
ALTIN KARINCA ÖDÜLLERİ SAHİPLERİNİ BULDU

Belediyelerin şehirlerdeki yaşam kalitesini artıran projelerini teşvik etmek ve yaygınlaştırmak amacıyla Marmara Belediyeler Birliği tarafından düzenlenen Altın Karınca Ödülleri sahiplerini buldu. Bu yıl sekizincisinin düzenlendiği ödül töreninde Sarıyer Belediyesi de ARGE Müdürlüğü bünyesinde bulunan “Balıkçılık ve Su Ürünleri Birimi” ile Yerel Kalkınma alanında ödüle layık görüldü.

Balıkçılık sektöründe İstanbul balıkçılığının yaklaşık yüzde 40’ını, midyeciliğin ise yaklaşık olarak yüzde 90’ını karşılayan Sarıyer’de, 10 bine yakın kişi geçimini sektörden sağlıyor. İlçe için marka değeri taşıyan balıkçılık, Sarıyer Belediyesi’nin büyük özverilerle kurduğu “Balıkçılık ve Su Ürünleri Birimi” ile 2020 Altın Karınca Ödülüne de layık görüldü. Ödül töreni İstanbul Bomonti Hilton Otelde pandemi kuralları çerçevesinde gerçekleşti. Marmara Belediyeler Birliği Başkanı Tahir Büyükakın tarafından takdim edilen ödülü, Sarıyer Belediye Başkanı Şükrü Genç ve proje ekibi aldı.

41 BELEDİYEYE 52 ÖDÜL

Belediyeler arasında deneyim ve bilgi paylaşımı sağlamak, örnek uygulamaları desteklemek ve üyeler arasında yaygınlaştırmak amacıyla düzenlenen ödül töreninde birçok proje arasından seçilen başarılı projeler ödüllendirildi. Yönetişim ve Katılımcılık, Kentsel Planlama ve Altyapı, Çevre ve Atık Yönetimi, Mimari ve Kentsel Tasarım, Kültür ve Sanat, Sosyal Hizmetler, Yerel Kalkınma, Ulaşım ve Hareketlilik, Akıllı Şehir Uygulamaları ile Afet Yönetimi kategorilerinde 41 belediyeye 52 ödül verildi.

 

MARMARA BELEDİYELER BİRLİĞİ ALTIN KARINCA YARIŞMASI
YEREL KALKINMA PROJE ÖDÜLÜ: ‘SARIYER BELEDİYESİ BALIKÇILIK VE SU ÜRÜNLERİ BİRİMİ’


Sarıyer, 7 adet su ürünleri kooperatifi ve 900 üyesi, 500 tekne barındırma kapasitesiyle ülkemizin en aktif balıkçılık merkezlerinden birisidir. Balıkçılık sektöründe İstanbul balıkçılığının yaklaşık %40’ını, midyeciliğin ise yaklaşık %90’ını karşılamaktadır. Balıkçılık, ilçe için marka değeri taşıması yanı sıra sektörden yaklaşık 10 bin kişi geçimini sağlamaktadır. Sarıyer’in temel geçim kaynaklarından birisi olan su ürünleri ve balıkçılık sektörünün;

  • Sorunlarını belirlemek ve çözümüne yönelik projeler geliştirmek,
     
  • Yerel düzeyde kalkınma sağlamak,
     
  • Ülkemizin balıkçılık politikasının istenilen seviyeye ulaşması için katkı sunmak,
     
  • Su ürünleri sektöründe çalışan personelin eğitimine yönelik faaliyetlerde bulunmak,
     
  • Sarıyer’de Mavi Büyüme ile denizcilik sektörünün sürdürülebilir gelişimine yönelik çalışmalar gerçekleştirmek,
     
  • BM Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları doğrultusunda çalışmalar yapmak,
     
  • Uluslararası alanda iş birlikleri kurarak ekonomik, teknolojik ve sosyal ilişkileri geliştirmek amaçlarıyla ilçe belediyeleri bazında ilk Balıkçılık ve Su Ürünleri Birimi’ni kurduk.
     
  • Planlı, katılımcı ve sürdürülebilir politikalar doğrultusunda çok önemli çalışmalar gerçekleştiriyoruz.
     
  • İlçe tarihinde ilk defa balıkçılık kurultayı düzenlenerek birlikte çalışma kültürü oluşturma adına ilk adım atıldı.
     
  • Düzenli olarak gerçekleştirilen balıkçılık çalıştayları ile balıkçıların sorunları tespit edilerek ilgili kurumlarla iş birliği yapılıyor ve çözüm sürecine taşınıyor.
     
  • “AB Balıkçılık Pazarlama Standartlarının Uygulanması Yönünde Yerel Adımlar” projesi ile 2102 yılında Avrupa Birliği’nden 102.722,33 Euro hibe kazanıldı.
  •  
  • Uluslararası balıkçı temsilcileri, kurumlar ile yerel balıkçılarımızın buluşturulduğu çalıştaylar düzenlenerek uluslararası iş birlikleri için adımlar atıldı.
     
  • Su Ürünleri Eğitimi konusunda üniversiteler ve diğer paydaşlar ile iş birliği yaparak çeşitli konularda sertifikalı eğitim programları düzenleniyor. Bu eğitimlerde balık ve diğer su ürünlerini tüketme nedenlerinden, balıkçılık yöntemlerinin neler olduğuna kadar hem üreticiyi hem de tüketiciyi bilinçlendirecek çok çeşitli konular ele alınıyor.
     
  • Sarıyer Belediyesi ve Karadeniz Ekonomik İş Birliği Örgütü ortaklığıyla balıkçıları, akademisyenleri, yerel yönetimleri ve uluslararası temsilcileri bir araya getirdiğimiz “Uluslararası Balıkçılık ve Mavi Büyüme Konferansı” düzenlendi. Konferansın sonunda hazırlanan “Balıkçılık Sektör Raporu” kitap olarak sektörün paydaşlarına iletildi.
     
  • Balık tüketim alışkanlığının küçük yaşlardan itibaren kazandırılması için ilçe okullarda öğrencilere yönelik düzenli eğitim çalışmaları gerçekleştiriliyor.
     
  • İlçe halkına balık tüketme alışkanlığı kazandırmak için her yıl geleneksel “Balık Ekmek Festivali” düzenleniyor.
  •  
  • Çeşitli uluslararası platformlarda gerçekleştirilen sunumlarla ilçe potansiyeli ve yerel yönetimlerin balıkçılık sektöründeki rolü paylaşılıyor.
     
  • İlçemiz balıkçılarından, ilgili paydaşlar ve üniversitelerden toplanan veriler doğrultusunda Tarım, Hayvancılık ve Balıkçılık Komisyonu tarafından “Balıkçılık Raporu” oluşturuldu.
     
  • İstanbul Üniversitesi Su Bilimleri Fakültesi ile birlikte balık avlanma sezonu açılmadan önce balıkçılarımıza, Covid 19 Küresel Salgın Önlemleri hakkında eğitimler verildi.
     
  • İlçemizde faaliyet gösteren balıkçı restoranlarına yönelik yürütülen “Beyaz Martı Hijyen Projesi” ile restoran işletmecileri ile çalışanlarına yönelik hijyen ve sanitasyon eğitimi verilerek gerek ilçe halkının gerekse ilçemize gelen turistlerin hem kaliteli hem de sağlıklı besin tüketmesine katkı sağlanıyor.
     
  • Sarıyerlilerin ve İstanbul Halkının ekonomik ve sağlıklı balık tüketebilmesi için, ilçedeki balık kooperatiflerimizle birlikte Balıkçılık ve Su Ürünleri Çarşısı kurulması için gerekli çalışmalar devam ediyor.
     
  • Dünya Balık Göçü Günü etkinliği kapsamında doğal halde akan dereleri korumak ve farkındalık oluşturmak için Sarıyer Belediyesi ve İstanbul Üniversitesi iş birliği yapılarak derelerin ıslahı konusunda çalışma başlatıldı.
     
  • Tarihin eksik bir halkası tamamlanıyor. İstanbul Teknik Üniversitesi akademisyenleriyle birlikte ilk boğaz müzesi kuruluyor. Boğazın oluşumunu ve tarihini, boğazda yaşayan deniz canlılarını, kalıntılarıyla ve teknolojik altyapı ile anlatacak müze, bu alanda önemli bir eksikliği kapatacaktır.