Sarıyer Mahalle Dernekler Platformu, İstinye Mahallesi Mevlana Parkı’nda “Evime, Komşuma, Mahalleme Dokunma” sloganıyla toplantı düzenledi.
Reşitpaşa Mahallesi, FSM Mahallesi, Hisarüstü Mahalle, Derbent Mahalle, Pınar Mahallesi, Ferahevler Mahallesi, Kazım Karabekir Paşa Mahallesi, PTT Evleri Mahallesi dernekleri tarafından kurulan; Kazım Karabekir Paşa Mahallesi, Pınar Mahallesi, Derbent Mahallesi, Hisarüstü Mahallesi, Reşitpaşa Mahallesi, Kocataş Mahallesi, Emirgan Mahallesi Kooperatifleri tarafından desteklenen Sarıyer Mahalle Dernekleri Platformu adına konuşmayı Süleyman Özçiftçi yaptı.
Özçiftçi konuşmasına birilerinin iddia etti gibi işgalci olmadıklarını belirterek başladı. “Geldiklerinde suyu, elektriği olmayan yerler vardı, bizler resmen yaşam alanı oluşturduk, vergimizi verdik ve hala da veriyoruz işte bu yüzden işgalci değiliz” dedi. Çok daha elzem riskli alanlar bulunurken FSM ve Çamlıtepe Mahallelerinin riskli alan ilan edilmesinin hiçbir bilimsel kanıtı olmadığını söyleyen Özçiftçi bunun bir rant meselesi olduğunu ve bu nedenle bir araya gelerek platformu kurduklarını anlattı. Özçiftçi: “Bizim derdimiz, partimiz ve seçimimiz mahallelerimizdir. Araziler hak sahipliği temelinde üzerinde yaşayanlara devredilmelidir.” dedi.
Süleyman Özçiftçi’nin ardından kürsüye Kooperatifler adına konuşmasını yapmak üzere Güler Bay geldi. Bay yaptığı konuşmada arazilerin devrini istediklerini ve bunun tek tek almak yerine hep birlikte olabileceğini söyledi. Tek tek alınmaya kalkıldığında Ferahevler’de yaşanan müteahhitlerin cirit attığı hale gelineceğini bu yüzden birlik olacaklarını ve oyuna gelmeyeceklerini belirtti. Güler Bay: “Mücadelemizi kooperatiflerle çok daha güçlü yapacağız. Bizler çözüme adım atmadıkça kimse bize sunmayacaktır, bizler var oldukça Sarıyer’in emekçi mahalleleri var olacaktır” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi, Milliyetçi Hareket Partisi ve Demokratik Sol Parti İlçe Başkanları’nın da hazır bulunduğu toplantıda yaptıkları konuşmaların ardından son konuşmacı olarak kürsüye Belediye Başkanı Şükrü Genç geldi.
Konuşmasına buraların gerçek sahipleri hepiniz hoş geldiniz diye başlayan Başkan Genç 2009 yılında göreve geldiklerinde arazilerin belediyeye devrini istediklerini bunun kabul edilmediğini hatırlattı.
“Komşumuzu bu işin dışında tutmayacağız”
Kentsel dönüşüm konusunda herkesin işin içerisinde olması gerektiğinin ısrarla altını çizen Genç, en az 200 bin insanı ilgilendiren bir konu olduğunu ve bu nedenle sadece mücadeleye gönül vermiş kişilerce değil herkesin ilgilenmesi gerektiğini söyledi. Siyasi görüş, inanç vb ayrımların bu noktada önemsiz olduğunu kaydeden Başkan Genç, “Yanımızdaki komşuya sahip çıkacağız bunun siyasi görüşü olmaz. Biz komşuluk ilişkileri çok güçlü bir ülkeyiz. Cenazemizi birlikte kaldırır, düğünümüzü birlikte yaparız. İşte bu nedenle önce komşumuza sahip çıkacağız. Komşumuzu bu işin dışında tutmayacağız” dedi.
Bir protokol yapılacaksa halkla yapılır
Halkın içinde olmadığı hiçbir çözümün kabul edilemeyeceğini söyleyen Şükrü Genç, bir protokol imzalanacaksa halkla birlikte yapılması gerektiğinin altını çizdi. Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın FSM Mahallesi’ne geldiğinde bu işin içerisinde vatandaşların ve ilçe belediyesinin de olacağının sözünü verdiğini hatırlatan Genç, devlet sözünde durmalı dedi.
STK’lar çoğaltılmalı
Sivil toplum kuruluşlarının bu süreçte çok önemli rol oynadığını dile getiren Genç, STK’ların sayısının çoğaltılması gerektiğini ve işlevselliğinin de artırılması gerektiğini söyledi. Genç: “Kentin içerisinde herkes olacak. Yaşam biçimi, görüşü ne olursa olsun. Evvela kimse rant peşinde olmayacak. Herkes yüreğini koyacak ve kafasının ardında başka düşünceler olmadan masaya oturacak. En önemlisi tekrar altını çiziyorum çözümün içerisinde herkes olacak. Ötekileştirmeden, ayrıştırmadan toplum olmanın bilincinde hareket ederek evimize, komşumuza ve mahallemize sahip çıkacağız” dedi.
Israrla; yerinde, katılımcı ve uzlaşmacı dönüşüm politikalarının arkasında olduklarını yineleyen Genç halkın beklentisi dışında hiçbir çözüme ortak olmayacaklarını ve halkın onaylamadığı hiçbir evrağı imzalamayacağını söyleyerek konuşmasını tamamladı.
